Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilirlik nedir?

Sürdürülebilirlik kavramı yıllar içinde farklı anlamlara doğru evrilmiştir. Aslında ‘farklılaşmıştır, evrilmiştir’ demek yanlış olur. ‘Eski anlamı derinleşmiş, kapsamı genişlemiştir’ demek daha doğrudur. Öyleki eskiden Çevre Mühendisliği bölümünde ‘sürdürülebilirlik’ tanımını ‘bugünün kaynaklarını, gelecek nesilleri de düşünerek kullanmak’ olarak yapardık. Sonraları içerdiği bu çevresel yaklaşımın yanına sosyal ve ekonomik göstergeler de eklendi. Şimdilerde ise ‘sosyal, çevresel ve yönetişim’ yapılarıyla açıklanıyor. Yani sürdürülebilirlik kavramı artık dayanıklı, 3 yıl-5 yıl sonrasını öngörebilen, hazır, proaktif, sağlam temelli yönetişim yapısı olan kuruluşlar/kurumlar için anlamlı… Aksi halde zaten hızla değişen/dönüşen dünyada, ekonomik olarak ne kadar güçlü olursanız olun, değişime ayak uyduramayıp yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmanız kaçınılmaz.

Yeşil Mutabakat

Halihazırda dünya üzerinde ekonomik kaynaklar ‘sürdürülebilirlik’ teması esas alınarak paylaştırılıyor. Yani, küresel finansal kaynaklardan faydalanmak isteyen herkes, çevresel, sosyal ve yönetişim yaklaşımlarında fikir öncülerinin izini takip etmek zorundalar. Paris Anlaşması bu anlamda tetikleyici güçlerden biri…. Her ne kadar ülke seviyesinde ‘imzacısı değiliz, bizi etkilemez’ diye düşünseniz de, küresel oyuncuların tedarik zincirinde iseniz, er yada geç ‘Yeşil Mutabakat’ gerekliliklerine uymak zorunda kalacaksınız. Yakın zamanda döngüsel ekonomiden çok daha fazla konuşuyor olacağız. Kaynaklarımız öyle bir hızla tükeniyor ki, yeni dünya savaşının ‘nitelikli içme suyu savaşı’ olacağını artık bilmeyen kalmadı. Peki romantik söylemlerden, eylemlere geçme vakti gelmedi mi? Geldi de, geçiyor bile!

Ne Yapmalıyım?

Sürdürülebilirlik konusunda nasıl ilerlemeniz gerektiğini bilmek istiyorsanız, sağlam temelli, küresel beklentiler ile uyumlu bir yönetişim yapısı oluşturmalısınız. İlgili kaynaklara ulaşmak ve raporlama gereksinimleri hakkında öğrenmek istediğiniz her şey için tıklayınız